Günler ne kadar çabuk geçiyor! Babamın hep dediği gibi "Güzel günler çabuk, kötü günler ise yavaş geçer. Günlerin hızlı geçiyorsa sevinmelisin." Doğrudur. Kötü günlerimizde dakikaları sayarız, her dakika bir gün, bir ay gibi gelir. Güzel günlerde ise sabahtır, akşam olur, haftalar
Daha geçen gün yazdı, şimdi her yer buz... Geçen gün daha yeni yılı kutluyorduk, şimdi daha da yeni bir yılı kutluyoruz :) Daha bu yaşımızda akıp giden zamana dertleniyorsak, ileride her geçen gün için nasıl kederleneceğimizi tahmin bile edemiyorum...
Bazen günlerimiz birbirinin aynısı gibi gelir, ki öyledir de aslında. Sabah aynı saatte kalkıp, aynı hava sıcaklığında işe gidip, çalışıp, yine aynı saatte eve gidip, aynı yemeği yiyip, aynı saatte uyuruz. Malesef ki hayat şartları böyle rutinleri gerektiriyor... Olay, araya katacağımız keyiflerde, değişik deneyimlerde ve birbirinden farklı günlerde... Günlük rutinimizin dışında bir şeyler yapalım, farklı bir şey okuyup, farklı bir şey seyredelim. Belki bu sene daha farklı bir tatile gidelim. Eşimizi, arkadaşımızı, ailemizi alıp sokağa atalım kendimizi, çıkalım dört duvar arasından. Çıktığımız yerde sohbet edelim onlarla, belki de yeniden tanırız, anlarız birbirimizi. Günlerimizi ve birbirimizi rutinden çıkartıp, çabucak geçen günler katalım anılarımıza...
Hızlıca geçip bitmiş bir haftasonunun, yaz tatilinin, senenin ardından hep yukarıdaki sözü hatırlatmaya çalışıyorum kendime... Çok güzeldi, hızlı geçti, şükür!
Not: Böyle ermiş sanmayınız beni :) Her Pazar akşamı üzülür buluyorum kendimi Pazartesi'ye geçerken. Sonra zorla kendime hatırlatıp bir kahve koyuyorum sehpaya, hoşgelirmiş
Not: Böyle ermiş sanmayınız beni :) Her Pazar akşamı üzülür buluyorum kendimi Pazartesi'ye geçerken. Sonra zorla kendime hatırlatıp bir kahve koyuyorum sehpaya, hoşgelirmiş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder